Türkiye’nin En Çok Ziyaret Edilen 10 Müze ve Örenyeri

Türkiye, tarih boyunca pek çok medeniyetin kesişme noktası olmuş bir ülke olarak, ziyaretçilerine benzersiz bir kültürel miras sunuyor. Bu yazımızda, Anadolu topraklarının derin tarihini yansıtan, en çok ziyaret edilen müze ve örenyerlerini inceliyoruz. Göreme Açıkhava Müzesi’nin gizemli kiliselerinden, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergilenen antik eserlere, Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin labirent gibi koridorlarından, Ihlara Vadisi’nin doğal ve tarihi güzelliklerine kadar, bu mekanlar Türkiye’nin tarih sahnesindeki zenginliğini ve kültürel çeşitliliğini gözler önüne seriyor. Medeniyetlerin beşiği olan bu topraklarda, her köşe başı adeta bir tarih dersi niteliğinde. Eğer siz de Türkiye’nin tarihi zenginliklerini keşfetmeye meraklıysanız, bu yolculuğa çıkmaya hazırsanız, yazımıza bir göz atalım.

1. Konya Mevlana Müzesi

Konya’da bulunan Mevlana Müzesi, ünlü düşünür Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin türbesini barındırır. Her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlayan bu müze, Mevlana’nın felsefesini ve Sufizmin öğretilerini yansıtan eserleri sergilemektedir.

Genel Bilgiler

  • Konum: Aziziye Mahallesi Müze Alanı Caddesi No:1, Konya.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 09:00 – 17:00 (Gişe Kapanış Saati: 16:40)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: Ücretsiz.
  • Sesli Rehberlik Hizmeti: Mevcut.
  • İletişim:
    • E-mail: mevlanamuzesi@konyakultur.gov.tr
    • Tel 1: 03323511215
    • Tel 2: 03323511140

Tarihçe ve Önemi

  • Kuruluş: Mevlana Müzesi, Hz. Mevlana’nın türbesinin etrafında inşa edilmiş bir dergahtır. Türbe 1274 yılında yapılmış, daha sonra dergahın diğer yapıları 16. yüzyılda eklenmiştir.Mevlana Dergâhı, Selçuklu Sarayı’nın Gül Bahçesi iken Sultan Alâeddin Keykubad tarafından Mevlana’nın babası Sultânü’l-Ulemâ Bâhaeddin Veled’e hediye edilmiş.
  • Mevlana Celalettin Rumi’nin Felsefesi: Kendini bilmeye ve aşka dayanan felsefesi, yüzyıllar boyunca dünyayı etkilemiş ve etkilemeye devam ediyor. UNESCO 2007 yılını Mevlana Yılı ilan etmiştir.
  • Müze Olarak Dönüşüm: 1925’te kapatılan dergah, 1926’da Atatürk’ün isteğiyle müze olarak halka açılmış ve 1954’te Mevlana Müzesi adını almıştır.

Önemli Eserler

  1. Hz. Mevlana’nın Sandukası: Anadolu Selçuklu döneminin ahşap işçiliğinin en güzel örneklerinden biri.
  2. Pûşîde – Mevlana’nın Mezar Örtüsü: Sultan II. Abdülhamid tarafından 1895 yılında yaptırılmış, altın işlemeli bir eser.
  3. Mesnevî: Hz. Mevlana’nın vefatından beş yıl sonra yazılmış olan Mesnevî nüshası, 1278 yılında Hattat Mehmed bin Abdullah Konevî tarafından yazılmıştır.
  4. 9. Yüzyıl Kur’ân-ı Kerîmi: Kûfî hatla yazılmış, hattatı bilinmeyen bir Kur’an nüshası.
  5. 1268 Yılı Kur’ân-ı Kerîmi: Ünlü Selçuklu hattatı Yâkût el-Musta‘sımî tarafından yazılmıştır.
  6. Sancak Kur’ân-ı Kerîmi: Osmanlı döneminde yazılmış, gümüş mahfazada korunan küçük bir Kuran.
  7. Nisan Tası: İlhanlı Hükümdarı Ebû Saîd Bahadır Hân tarafından 1327 yılında yaptırılan, altın ve gümüş kakma bronz eser.

2. İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi

Osmanlı İmparatorluğu’nun kalbi olarak bilinen Topkapı Sarayı, İstanbul’un tarihi yarımadasında yer alır. Saray, zengin Osmanlı tarihi ve sanat eserleri koleksiyonları ile ünlüdür.

Genel Bilgiler

  • Konum: İstanbul’un en eski tarihî bölgelerinden birinde, Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Haliç arasında.
  • Kuruluş: Fatih Sultan Mehmed tarafından 1460-1478 yılları arasında inşa edilmiş.
  • Önemi: Osmanlı İmparatorluğu’nun idare, eğitim ve sanat merkezi olarak yaklaşık 400 yıl hizmet vermiş.

Tarihçe

  • Genişlemeler: Takip eden padişahlar tarafından yapılan ilavelerle bugünkü halini almış.
  • Dönüşüm: 19. yüzyılın ortalarında Dolmabahçe Sarayı’nın yapımı ile önemi azalmış.
  • Müze Olarak Dönüşüm: 1924’te Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk müzesi olarak açılmış.

Mimarisi ve Bölümleri

  • Planı: Edirne Sarayı’ndan etkilenmiş, büyük avlular ve çeşitli hizmet binaları içerir.
  • Teşkilât Yapısı: Hizmet ve koruma alanı (Bîrun), idarî merkez (Dîvân-ı Hümâyun), eğitim alanı (Enderûn) ve padişahların özel yaşam alanı (Harem).
  • Kapılar ve Avlular: Üç büyük kapı (Bâb-ı Hümâyun, Demir Kapısı, Otluk Kapısı) ve dört ana avlu.

Önemli Bölümler

  • İkinci Avlu: Divan Meydanı, Adalet Kulesi, Harem Dairesi girişi.
  • Üçüncü Avlu: Enderûn Avlusu, Arz Odası, Mukaddes Emanetler Dairesi.
  • Dördüncü Avlu: Bağdat ve Revan Köşkleri, İftariye Kameriyesi, Sofa Köşkü.

İletişim ve Ziyaret Bilgileri

  • Telefon: 0 (212) 512 04 80
  • Fax: 0 (212) 259 32 92
  • E-Posta: info@millisaraylar.gov.tr
  • Adres: Cankurtaran Mah. Babı Hümayun Cad. No: 1 Sultanahmet/Fatih
  • Kapalı Günler: Salı
  • Gişe Saatleri: 09:00 – 17:00
  • Resmi Tatiller ve Ziyaret Durumu: Yılbaşı kapalı, diğer bayram ve önemli günlerde açık.

Bilet Fiyatları

  • Topkapı Sarayı Kombine Bilet (Topkapı Sarayı + Aya İrini + Harem):
    • Yerli Ziyaretçi: 250 TL
    • Yabancı Ziyaretçi: 1500 TL
    • İndirimli Bilet: 75 TL
  • Harem:
    • Yerli Ziyaretçi: 100 TL
    • Yabancı Ziyaretçi: 500 TL
    • İndirimli Bilet: 50 TL
  • Aya İrini:
    • Yerli Ziyaretçi: 90 TL
    • Yabancı Ziyaretçi: 500 TL
    • İndirimli Bilet: 40 TL

3. İstanbul Ayasofya Camii  ve Müzesi

Ayasofya, İstanbul’un en ikonik yapılarından biridir ve Bizans mimarisinin en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilir. Müze, hem Hristiyanlık hem de İslam tarihinin izlerini taşıyan eşsiz mozaiklere ev sahipliği yapmaktadır.

2024 itibarıyla Ayasofya, hem cami hem de müze olarak hizmet vermektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından başlatılan yeni düzenleme kapsamında, Ayasofya’nın galeri katı turistik ziyaretler için ücretli bir müze alanına dönüştürülmüştür. İbadet için gelenlerle turistik amaçlı ziyaret gerçekleştirenler ayrılmış, bu sayede ibadet ortamının bozulmadan turistlerin ziyaretlerini gerçekleştirmeleri amaçlanmıştır. Ziyaretçiler, Ayasofya’nın camii harim katı ve Osmanlı dönemi eklerini görebilirken, Bizans dönemi mozaiklerini de inceleyebilirler​​​​.

2024 yılı itibarıyla Ayasofya’nın üst galeri bölümlerine yabancı turistler için giriş ücreti 25 Euro olarak belirlenmiştir. Türk vatandaşları ise Ayasofya’ya ücretsiz girebilir. Ancak üst galerileri ziyaret etmek isteyenler için bilet alınması gerekmektedir. Türk vatandaşları için üst galeriler için belirlenmiş özel bir ücret bulunmamaktadır, ancak Müzekart sahipleri bu ziyaret için 250 TL ödemektedirler. Ayasofya’nın zemin katına ücretsiz erişim mümkündür, ancak üst katları ziyaret etmek isteyenler için bilet alınması zorunludur​​​​.

Genel Bilgiler

  • Konum: İstanbul, Sultanahmet Meydanı.
  • Önemi: Dünya mimarlık tarihinin en önemli anıtları arasında.

Tarihçe

  • Kuruluş: İlk olarak 360 yılında İmparator Konstantios tarafından yaptırılan, daha sonra İmparator II. Theodosius tarafından yeniden inşa edilen yapı, iki defa yıkılmış ve günümüzdeki haliyle İmparator Justinianos döneminde inşa edilmiştir.
  • Fonksiyon Değişimi: 916 yıl kilise olarak kullanıldıktan sonra, 1453’te İstanbul’un fethiyle camiye dönüştürülmüş, 1934’te müze olarak hizmet vermeye başlamış ve 2020’de tekrar camiye çevrilmiştir.

Mimarisi ve Özellikleri

  • Kubbe: Büyük ve orta mekâna hâkim bir kubbe.
  • İnşa Malzemeleri: Mermer, taş ve özel üretim hafif tuğlalar.
  • Osmanlı Dönemi İlaveleri: Mihraplar, minber, müezzin mahfilleri, vaaz kürsüsü, maksureler, minareler, medrese, sıbyan mektebi, muvakkithane, şadırvan, sebiller, güneş saatleri, mütevelli heyeti odası.
  • Fossati Kardeşlerin Onarımları: 1847-1849 yıllarında yapılan onarımlar sırasında Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin Kuran-ı Kerim’in Nur Suresi’nin 35’inci ayetini yazdığı kubbe.

Mozaikleri

  • Figürlü ve Figürsüz Mozaikler: Norteks alanında figürsüz, çeşitli yerlerde figürlü mozaikler.
  • Tarihçe: İlk figürlü mozaik 843 yılında Apsis Mozaiği olarak yapılmış.

I. Mahmud Kütüphanesi

  • Kuruluş: 1739 yılında Sultan I. Mahmud tarafından inşa edilmiştir.
  • Özellikler: Okuma Salonu, Hazine-i Kutub, sedef kakma tekniği ile süslü ahşap rahleler, İznik, Kütahya ve Tekfur Sarayı çinileri.

Dünya mimarlık tarihinin günümüze kadar ayakta kalmış en önemli anıtları arasında yer alan Ayasofya-i Kebir Camii, mimarisi, ihtişamı, büyüklüğü ve işlevselliği ile sanat dünyasında önemli bir yer tutar. Bu muazzam eser, Doğu Roma İmparatorluğu’nun İstanbul’da inşa ettiği en büyük kilise olup, aynı yerde üç kez inşa edilmiştir. İlk olarak İmparator Konstantios tarafından 360 yılında yaptırılan ve Megale Ekklesia (Büyük Kilise) olarak adlandırılan yapı, 5’inci yüzyıldan İstanbul’un fethine kadar Hagia Sophia (Kutsal Bilgelik) olarak isimlendirilmiştir. İmparator II. Theodosis’in 415 yılında yeniden inşa ettirdiği kilise, halk ayaklanmalarında yıkılmıştır.

Yapının İnşası ve Tarihi Günümüzdeki Ayasofya-i Kebir Camii, İmparator Justinianos tarafından, dönemin iki önemli mimarı Tralles’li (Aydın) Anthemios ve Miletos’lu (Balat) İsidoros’a yaptırılmıştır. Yapımı 5 yıl 10 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan binanın, iki baş mimar ile birlikte çalışan yüz mimar ve her mimarın emrinde yüz işçi tarafından inşa edildiği kayıtlarda belirtilmektedir. 916 yıl kilise olarak hizmet verdikten sonra, Fatih Sultan Mehmed’in 1453’te İstanbul’u fethetmesiyle camiye çevrilen yapı, fetihten hemen sonra güçlendirilmiş ve Osmanlı Dönemi ilaveleri ile birlikte cami olarak varlığını sürdürmüştür.

Osmanlı Dönemi İlaveleri ve Restorasyonları 16’ncı ve 17’nci yüzyıllarda, camiye mihraplar, minber, müezzin mahfilleri, vaaz kürsüsü ve maksureler eklenmiştir. Ayrıca dışına minareler, medrese, sıbyan mektebi, muvakkithane, şadırvan, sebiller, güneş saatleri, mütevelli heyeti odası gibi yapılar eklenerek Ayasofya-i Kebir Camii, Osmanlı Dönemi’nde kompleks bir yapıya dönüştürülmüştür. 1934 yılında müzeye dönüştürülen cami, 2020 yılında tekrar cami statüsü kazanmıştır.

Ayasofya-i Kebir Camisi’nin Kubbesi Ayasofya-i Kebir Camisi’nin mimarisindeki en önemli özelliği, kubbesinin alışılmıştan daha büyük oluşu ve orta mekâna hâkim olmasıdır. Cami inşa edilirken, mimarlar tarafından binanın yapımında mermer, taş ve özel olarak üretilen hafif ve sağlam tuğlalar kullanılmıştır. Sultan Abdulmecid’in emri ile 1847-1849 yılları arasında İsviçreli Fossati Kardeşler tarafından yapılan onarımlar kapsamında, Kazasker Mustafa İzzet Efendi, ana kubbenin 11,3 metre çapındaki alanına Kuran-ı Kerim’in Nur Suresinin 35’inci ayetini yazmıştır.

Ayasofya-i Kebir Camisi’nin Mozaikleri Farklı dönemlerden figürlü ve figürsüz birçok mozaikle süslenen Ayasofya, tasvir kırıcılık döneminde figürlü mozaiklerin kaldırıldığı bir dönemi de yaşamıştır. 843 yılında bu dönemin sona ermesiyle yapılan ilk figürlü mozaik Apsis Mozaiği’dir. Galeri katı, Tympanon Duvarı, narteks, vestibül girişi, papaz odaları gibi yapının birçok yerinde farklı tarihlerde yapılmış figürlü mozaikler bulunmaktadır.

I. Mahmud Kütüphanesi Yapıdaki en önemli Osmanlı eklentilerinden birisi, Sultan I. Mahmud tarafından 1739 yılında yaptırılan kütüphanedir. Kütüphane, Okuma Salonu, Hazine-i Kutub ve bu iki bölümün arasındaki koridordan oluşmaktadır. Okuma Odası, yapının ana mekânından baklava dilimli sütunlarla ayrılan bir camekan ve tunç şebeke ile kaplıdır. Kütüphanenin okuma bölümünde sedef kakma tekniği ile süslü ahşaptan rahleler ve Kur’an mahfazaları bulunmaktadır. 16, 17 ve 18’inci yüzyıllara ait İznik, Kütahya, Tekfur Sarayı çinileri kütüphanede bir arada kullanılmıştır. Kütüphanede bulunan yaklaşık 5 bin el yazması kitap, 1969 yılında Süleymaniye Kütüphanesi’ne taşınmıştır.

Ulaşım

  • Taksim’den: Finiküler ile Kabataş, oradan tramvay ile Sultanahmet.
  • Havalimanından: Metro ile Aksaray, oradan tramvay ile Sultanahmet.
  • Kadıköy veya Üsküdar’dan: Vapur ile Eminönü, oradan yürüyerek veya tramvay ile Sultanahmet.

4. Denizli Hierapolis (Pamukkale) Ören Yeri

Hierapolis Antik Kenti, Denizli’nin Pamukkale ilçesinde yer almaktadır. Bu ören yeri, muhteşem travertenleri ve antik Roma kalıntıları ile ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkarır.

Genel Bilgiler

  • Konum: Denizli İlinin 18 km kuzeyinde, Pamukkale.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:00 – 18:30 (Gişe Kapanış Saati: 18:00)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 700 TL.
  • Sesli Rehberlik Hizmeti: Mevcut.
  • İletişim:

Tarihçe

  • Kuruluş: İ.Ö. 2. yüzyılda Bergama Krallarından II. Eumenes tarafından kurulmuş.
  • Adının Kaynağı: Kent, Bergama’nın efsanevi kurucusu Telephos’un karısı Hiera’dan ismini almış.
  • Yeniden İnşalar: Depremlerle yıkılan kent defalarca yeniden inşa edilmiş.
  • Roma ve Bizans Dönemleri: İ.S. 60’taki büyük depremden sonra Roma kenti görünümünü almış ve Bizans Döneminde Hristiyanlık merkezi olmuştur.
  • Aziz Philip’in Ölümü ve Martyrıum: İ.S. 80 yıllarında Aziz Philip’in burada öldürülmesiyle önem kazanmış.
  • Tarihi Dönemler: İ.S. 7. yüzyılda büyük depremle tahrip olmuş, 12. yüzyılda küçük bir kasaba, 13. yüzyılda Selçukluların egemenliğine geçmiş, 14. yüzyılda terkedilmiştir.

Mimarisi ve Özellikleri

  • Planlama: İki anıtsal kapısıyla, ızgara planlı ve yaklaşık 1 km uzunluğundaki ana cadde ile karakterizedir.
  • Önemli Yapılar: Hamam-Bazilika, Latrina, Tiyatro, Plutonıum, Apollon Tapınağı, Su Kanalları ve Nymphaeumlar, Kiliseler (Aziz Philip Martyriumu, Aziz Philip Kilisesi), Büyük Hamam Kompleksi.
  • Nekropol Alanları: Güneybatı Anadolu’nun en büyük nekropolü.
  • UNESCO Dünya Mirası Listesi: 1988 yılında hem kültürel hem doğal miras olarak listeye alınmıştır.

Önemi

Hierapolis, tarihin her döneminde önemli bir şifa ve inanç merkezi olmuş ve yanında durduğu Pamukkale Travertenleri ile birlikte tarihi ve doğal güzellikleriyle ünlüdür.

5. İzmir Efes Ören Yeri

Efes Antik Kenti, İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunur ve dünyanın en iyi korunmuş antik kentlerinden biridir. Tarihi M.Ö. 10. yüzyıla kadar uzanan bu kent, zengin tarihi ve arkeolojik yapıları ile dikkat çeker.

Genel Bilgiler

  • Konum: Efes Harabeleri, 35920 Selçuk/İzmir.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:00 – 18:30 (Gişe Kapanış Saati: 18:00)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 700 TL.
  • Sesli Rehberlik Hizmeti: Mevcut.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Kuruluş ve Gelişim: M.Ö. 7000 yılına kadar uzanan tarihi boyunca Hellenistik, Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı Dönemleri’nde kesintisiz yerleşim görmüş.
  • Politik ve Ticari Merkez: Antik dönemde Doğu ile Batı (Asya ve Avrupa) arasındaki başlıca kapı ve önemli bir liman kenti olarak bilinmiş.
  • UNESCO Dünya Mirası: Eşsiz mimari eserleriyle ve Artemis Tapınağı ile Dünya Miras Listesi’ne girmiş.

Önemli Yapılar

  • Celcus Kütüphanesi: Antik çağın en önemli kütüphanelerinden biri.
  • Hadrian Kapısı ve Hadrian Tapınağı: İmparator Hadrian adına yapılmış dikkat çeken yapılar.
  • Artemision: Antik Dünyanın 7 harikasından biri.
  • Büyük Tiyatro: Yaklaşık 25 bin kişilik oturma kapasitesine sahip.
  • Diğer Kalıntılar: Stadyum, ticaret ve devlet agoraları, Hestia Tapınağı, Prytaneum, odeon ve antik liman.
  • Yamaçevler ve Meryem Kilisesi: Örenyeri sınırları içindeki ayrı girişe sahip yerler.

Kazılar ve Ziyaretçi Sayısı

  • Kazı Tarihi: Yılda ortalama 1,5 milyon ziyaretçi ağırlayan antik kentteki kazılar yaklaşık 125 yıldır sürüyor. Henüz tamamı ortaya çıkarılamamış olan Efes, Anadolu arkeolojisine yeni boyutlar kazandırmaya devam ediyor.

6. Nevşehir Göreme Ören Yeri

Kapadokya bölgesinin kalbinde yer alan Göreme, peribacaları ve kaya oyma kiliseleri ile ünlüdür. Bu ören yeri, kendine has doğal güzellikleri ve tarihi değeri ile dikkat çekmektedir.

Genel Bilgiler

  • Konum: Gaferli Mah. Müze Cad. Göreme Açıkhava Müzesi Bilet Gişesi Göreme/NEVŞEHİR.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (Gişe Kapanış Saati: 16:15)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 480 TL.
  • Sesli Rehberlik Hizmeti: Mevcut.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Kuruluş ve Gelişim: M.S. IV. yüzyıldan XIII. yüzyıla kadar manastır hayatına ev sahipliği yapmış bir kaya yerleşim yeri.
  • Manastır Eğitim Sistemi: Göreme Vadisi, manastır eğitim sisteminin başlatıldığı yer olarak bilinir.

Mimari ve Sanat

  • Yapılar: Kiliseler, şapeller, yemekhaneler ve oturma mekânları gibi yapılar kaya bloklarına oyulmuş.
  • Kilise Süslemeleri: İlk dönemlerde geometrik süslemeler, daha sonraki dönemlerde İncil ve Hz. İsa’nın hayatından sahneleri betimleyen freskler.

Önemli Yapılar

  • Kızlar ve Erkekler Manastırı
  • Aziz Basileus Kilisesi
  • Elmalı Kilise
  • Aziz Barbara Kilisesi
  • Yılanlı Kilise
  • Karanlık Kilise
  • Çarıklı Kilise
  • Tokalı Kilise

UNESCO Dünya Mirası

  • Liste Tarihi: Göreme Açıkhava Müzesi, 6 Aralık 1985’ten bu yana doğal ve kültürel varlık olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde.

7. Aksaray Ihlara Vadisi Ören Yeri

Ihlara Vadisi, Aksaray’da yer alır ve Kapadokya’nın en büyük kanyonlarından biridir. Vadi, kaya oyma kiliseleri ve doğal güzellikleri ile ünlüdür.

Genel Bilgiler

  • Konum: Ihlara Kasabası Harmanlık Mah. Vadi Cad. No:76 Güzelyurt/AKSARAY.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:30 – 17:00 (Gişe Kapanış Saati: 16:15)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 330 TL (Ana Kapı – 2 Nolu Kapı tadilat sebebiyle kapalı, diğer kapılardan giriş yapılabilir).
  • Sesli Rehberlik Hizmeti: Mevcut.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Kuruluş ve Gelişim: Hıristiyanlığın kuruluş yıllarından beri önemli bir dini merkez olmuş, 14 kilometrelik vadide sayısız kilise ve tarihi yaşam alanı bulunuyor.
  • Jeolojik Oluşum: Hasan Dağı’nın püskürmesiyle oluşan volkanik tabaka, doğa olayları ve Melendiz Çayı’nın aşındırması sonucu oluşmuş.

Mimari ve Sanat

  • Kiliseler ve Yaşam Alanları: Vadideki 105 kiliseden 14’ü ziyarete açık olup, freskli kiliseler kayalara oyulmuş durumda.
  • Önemli Kiliseler: Ağaçaltı, Sümbüllü, Yılanlı, Kokar, Prenliseki, Eğritaş, Direkli, Saint Georgeus, Karagedik, Ala, Bezirhane, Bahattin Samanlığı ve Batkın Kiliseleri.
  • Kiliselerin Süslemeleri: Doğu etkisi ve Bizans tipi duvar resimleri farklı kiliselerde görülmekte.

Önemli Şahsiyetler

  • Dini Liderler: 4. yüzyıldan itibaren Kayserili Basilius ve Nazianzoslu Gregorius gibi önemli Hıristiyan din adamları bölgede yetişmiş.

Jeolojik ve Kültürel Özellikler

  • Bölgenin Jeolojik Yapısı: Bölgenin jeolojik özelliği sayesinde freskli kiliseler kayalara oyulmuş.
  • Kültürel Miras: Hıristiyanlığın erken dönemlerine ait önemli bir dini ve kültürel miras bölgesi.

8. Nevşehir Hacıbektaş Müzesi

Hacıbektaş Müzesi, Hacı Bektaş Veli’nin yaşadığı ve öğretilerini yaydığı yer olarak bilinir. Bu müze, Bektaşi tarikatının tarihini ve kültürel mirasını sergilemektedir.

Genel Bilgiler

  • Konum: Savat Mah. Kayseri Cad. No:5, Hacıbektaş/Nevşehir.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (Gişe Kapanış Saati: 16:15)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: Ücretsiz.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Hacı Bektaş Veli: Eşitlikçi ve insancıl düşüncelere sahip bir mutasavvıf ve düşünür olarak bilinir. 1248–1337 yılları arasında yaşadığı sanılıyor.
  • Eğitim ve Felsefe: Nişaburlu Hacı Bektaş Veli, Horasan’da Hoca Ahmet Yesevi ocağında felsefe, sosyal ve pozitif bilimler öğrenimi görmüş. XIII. yüzyılda Anadolu’ya gelerek Hacıbektaş ilçesinde bir dergâh kurmuş ve felsefesini yaymış.
  • Müze Olarak Kullanım: Dergâhın içinde yer alan külliye 1964 yılından bu yana müze olarak hizmet veriyor.

Müze İçeriği ve Sergilenen Eserler

  • Müzede Görülebilecek Yerler:
    • Taç Kapı: 1963’te aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş.
    • Üçler Çeşmesi: Sadrazam Halil Paşa’nın eşi Fatma Fikriye Hanım tarafından yaptırılmış.
    • Aş Evi, Kızılca Halvet (Çilehane), Pir Evi (Hacı Bektaşi Veli Türbesi).
  • Sergilenen Eşyalar: Bektaşi dergâhına ait günlük kullanım eşyaları, el yazmaları, hat örnekleri.

9. İstanbul Arkeoloji Müzeleri

Genel Bilgiler

  • Konum: Alemdar Caddesi, Osman Hamdi Bey Yokuşu, Gülhane, İstanbul.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 09:00 – 18:30 (Gişe Kapanış Saati: 17:30)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 340 TL.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Kuruluş: 1869’da ‘Müze-i Hümayun’ (İmparatorluk Müzesi) olarak kurulmuş, Türkiye’nin ilk müzesi.
  • Koleksiyonlar: İmparatorluk topraklarından getirilen, çeşitli kültürlere ait yaklaşık bir milyon eser bulunuyor.
  • Osman Hamdi Bey’in Rolü: 1881’de müze müdürlüğüne atanmasıyla Türk müzeciliğinde yeni bir dönem başlamış.

Bina ve Sergiler

  • Çinili Köşk: 1472’de inşa edilmiş, Türk çini ve seramik örneklerini sergileyen bir yapı.
  • Eski Şark Eserleri Müzesi: 1883’te Sanayi-i Nefise Mektebi olarak inşa edilmiş, daha sonra müze olarak kullanılmış.
  • Arkeoloji Müzesi: İskender Lahdi, Ağlayan Kadınlar Lahdi, Likya Lahdi, Tabnit Lahdi gibi önemli eserleri içeren klasik bina, 1891’de ziyarete açılmış.
  • Kapalı Alanlar: Müzenin kuzey kanadı, Çinili Köşk, Eski Şark Eserleri Bölümü tadilat sebebiyle kapalı.

Kültürel ve Tarihi Değer

İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Osmanlı tarihi ve arkeolojik eserlerin toplanmasının izlerini taşıyan, dünya çapında önemli eserleri barındıran bir müze kompleksidir. Türk ve dünya tarihine ışık tutan koleksiyonları ile kültürel mirasın korunmasında kilit bir rol oynamaktadır.

10. Nevşehir Derinkuyu Yeraltı Şehri

Derinkuyu Yeraltı Şehri, Nevşehir’in Derinkuyu ilçesinde bulunan, yerin altına inşa edilmiş büyük bir yerleşim yeridir. Bu şehir, antik dönemlerde insanların güvenlik ve saklanma amacıyla kullandığı, karmaşık bir yapıya sahiptir.

Genel Bilgiler

  • Konum: Bayramlı Mah. Şemşili Yolu Sok. No:15 Derinkuyu/NEVŞEHİR.
  • Açılış/Kapanış Saatleri: 08:00 – 17:00 (Gişe Kapanış Saati: 16:15)
  • Kapalı Günler: Her gün açık.
  • Giriş Ücreti: 300 TL.
  • İletişim:

Tarihçe ve Önemi

  • Konum ve Bağlantı: Nevşehir- Niğde karayolu üzerinde, Nevşehir’e 30 km uzaklıkta bulunan Derinkuyu ilçesinde yer alıyor.
  • Jeolojik Oluşum: Kapadokya bölgesinin jeolojik oluşumu sayesinde inşa edilmiş sekiz katlı bir yeraltı şehri.
  • Kullanım Amacı: II. yüzyılda Roma İmparatorluğu’nun zulmünden kaçan ilk Hıristiyanlar tarafından sığınak olarak kullanılmış.

Mimari ve Özellikler

  • Yapı ve Mekânlar: Misyonerler okulu, günah çıkartma yeri, vaftiz havuzu ve kuyu dahil olmak üzere, büyük bir topluluğun ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlar içeriyor.
  • Saklanma ve Yaşam Alanları: Erzak depoları, havalandırma bacaları, şarap imalathaneleri, kiliseler, manastırlar, su kuyuları, tuvaletler ve toplantı odaları.
  • Güvenlik Özellikleri: Bazı odaları birbirine bağlayan dar tüneller ve tünellerin giriş çıkışlarında güvenlik nedeniyle kullanılan büyük taş silindirler.

Kültürel ve Tarihi Değer

Derinkuyu Yeraltı Şehri, zulüm ve tehlikelerden korunmak için inşa edilmiş bir yeraltı sığınağı olup, erken Hıristiyanlık tarihi ve Kapadokya’nın jeolojik özelliklerine dair önemli bilgiler sunmaktadır.